Etnik Tuzağın Perde Arkası

21 Şubat 2016

Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü konuşmalarımıza, 20 Şubat 2016 Cumartesi günü 14.00’te Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erkal’ın verdiği “Etnik Tuzağın Perde Arkası” başlıklı konferansımızla devam ettik.

Mustafa Erkal, konuşmasına Aydınlar Ocağı olarak milli meselelerdeki duyarlılıkları ve faaliyetlerine vurgu yaparak başladı. Soğuk savaş döneminde, mensubu bulunduğu milliyetçilik anlayışının ne Amerika’nın ne de Rusya’nın arkasında olmadığını belirten Erkal, o dönemde ideolojik çatışmalarla dünyaya kendilerince bir düzen vermek isteyen güçlerin, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden sonraki metotlarının da etnik ve inanç temelli çatışma ve tuzaklar olacağı hususundaki öngörülerinin, yakın dönemdeki gelişmelerle açık ve seçik ortaya çıktığını söyledi.

Son onlu yıllarda Türk milletini Ortadoğu coğrafyası eksenli gelişmelerle tehdit eden etnik tuzağın, açılım, yeni anayasa, barış, demokrasi ve benzeri kavramlarla nasıl işlediğini değişik açılardan değerlendiren Erkal, bugün artık Türkiye’nin varlığını devam ettirme konusunda önemli kararlar olma noktasına geldiğini belirterek, daha fazla vakit kaybetmeden şunların yapılması gerektiğini söyledi:

Sorunların çözümü ciddi ve kaliteli devlet adamlığındadır, çelişkili yönetim anlayışında değildir.

Çözüm, millî kimliği etnik gruplardan biri gibi görmekten, Anadolu’da yapay milletler arayışından ve mezhep taassubundan uzaklaşmadadır.

Çözüm, Milli Mücadeleyi yapan, onu Cumhuriyetle taçlandıran millî iradeye saygıdan geçer.

Çözüm, dış baskılara karşı caydırıcı olabilmekte, yabancıları kurumlarınızın içine fazla sokmamaktadır; caydırıcı olabilecek iç ve dış politikayı uygulayabilmektedir.

Çözüm, sorunları demokrasi içerisinde çözülebilir olmaktan çıkarmamaktadır ve hukuk devletini işletebilmektedir.

Çözüm, bölücü terör örgütüyle iç içe olan siyasi partiye, demokratik ülkelerde ne yapılıyorsa, Türkiye’de onun yapılmasıdır.

Çözüm, etnik ırkçılığı, insanları birbirine ötekileştirmeyi, insanları birbirinden soğutmayı ve bölücülüğü tahrik edecek, egemenliği Türkiye’de paylaştırıcı, milli kimliksiz bir sözde yeni anayasa macerasından uzaklaşmaktadır.

Çözüm, Türk Silahlı Kuvvetleri dâhil devlet kuruluşlarını çeşitli sebeplerle etkisizleştirecek ve kumpasların etkisinden uzaklaştıracak bir anlayışa sahip olmaktadır ve istihbarat zaafını gidermededir.

Çözüm, bazı belediyelerin terörist olmasından çıkarılmasında ve alan hakimiyetinin, kesinlikle, her yerde tesisine bağlıdır.

Çözüm için “kalekol”ların yapımı hızlandırılmalı, sınır güvenliği sağlanmalı, jandarma teşkilatı güçlendirilmeli, koruculara sahip çıkılmalıdır.

Çözüm, pozitif ayrımcılık yapmadan, anayasadaki hak ve hürriyetleri herkes için düşünebilmektedir, ferdi hak ve hürriyetleri esas almaktadır.

Çözüm, silahsız terörün taleplerine teslim olmak değildir.

Çözüm vatanına bağlı halkın talepleriyle ilgisiz, marjinal bazı grupların istediklerini, halkın istedikleriymiş gibi takdim etmekte değildir.

Çözüm, Wilson Prensipleri’ne özellikle 14. Maddeye ve Sevr Şartlarına karşı direnç gösterebilmektedir.

Gençlerin, yukarda bahsettiği ve benzeri konularda hangi eserleri okumamız gerekir sorusu olabileceğini söyleyen Erkal, gençlere, M. Şerif Fırat’ın Doğu İlleri ve Varto Tarihi, Ahmet Arvasi’nin Doğu Anadolu Türklüğü, Prof. Dr. Orhan Türkdoğan’ın Etnik Sosyoloji ve Niçin Milletleşme, Mehmet Şükrü Sekban’ın Kürt Meselesi, Bilal Şimşir’in Kürtçülük I ve II, Ali Tayyar Önder’in Türkiye’nin Etnik Yapısı, Ahsen Batur’un Kürdoloji Yalanları ‘nı mutlaka okumaları gerektiğini tavsiye ederek konferansını tamamladı.

Etiket:

Kategori: Süleymaniye Kürsümüz

Comments are closed.